20 Aralık 2019 Cuma


BİR ÖPÜCÜK
Kuğulu parktaydı. Hava serinceydi.
Seksenlik bir adam vardı banklardan birinde. 29 Ekim duygulandırmıştı onu, gözleri dolu doluydu.
Küçük bir çocuk yaşlı adamın yanına yaklaştı, kucakladı, yanağına bir öpücük kondurdu.
—Ağlama dedi,” Ben seni seviyom.”
Seksenlik adamın hiç beklemediği bir şey oldu bu. Sevgi ile küçük çocuğa baktı. Titreyen elleri ile çocuğun başını okşadı.
— Ben de seni seviyom yavrum, dedi.
Koştuğu için nefes nefese kalan bir kadın geldi yanlarına. Yaşlı adama ters ters baktı. “ Tanımadığın insanların yanına yaklaşma demedim mi sana oğlum” diyerek çocuğu kucağına aldı, öptü. Hızla oradan uzaklaştı.
Ilık ılık bir şeyler aktı seksenlik adamın içinden.
Buruk bir gülümseme ile etrafına bakındı yaşlı adam. Genci bir başka, yaşlıyı bir başka, polise bir başka, el ele tutuşup gezen çiftleri bir başka gördü bugün. Ay yıldızlı al bayrağı gördü, heyecanı doruk yaptı. Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın yıldönümüydü. Bugün o gündü. Bir kez daha derin derin iç geçirdi. O, bu sabah en temiz kıyafetlerini giymiş, ceketinin yakasına Türk bayrağı rozetini takmıştı.
Yaşlı adamın biraz ötesinde, parkın hemen girişinde bayrak satan bir genç vardı. Gelirken görmüştü. Yaşlı adam ağır ağır kalktı ceplerini karıştırdı, bulduğu paraları çıkarttı, saydı, düşündü. O para bugünkü ekmek parasıydı.
“ Bir gün aç kalmakla ölmezsin Erkan !” diyerek soludu yaşlı adam. Bastonundan da kuvvet alarak yürüdü, gitti, bir bayrak aldı parkın girişindeki gençten. Sonra da “ Ya bismillah” diyerek Anıtkabir’in yolunu tuttu.
Yaşlı adam Anıtkabir’e vardığında Anıtkabir tıklım tıklımdı. Çoluğu çocuğu, kadını erkeği, yaşlısı genci, engellisi hep oradaydı. Hepsi gururluydu, hepsi coşkuluydu. Bugün 29 Ekim’di.
Yaşlı adam sevgi dolu dolu gözlerle baktı Anıtkabir’e gelenlere Ve yaşlı adam onu gördü birden. Tanıdı hemen. O da oradaydı. . Kalp atışları hızlandı, O, onun 65 yıldır görmediği bir kez olsun seni seviyorum diyemediği ilk aşkıydı.
Yaşlı adam bir elinde Atatürklü Türk bayrağı bir elinde baston olduğu halde gururla askerlere bakan yaşlı kadına yaklaştı. Gözlerinin içine bakarak sevgi ile,
— Zeynep, dedi.
Zeynep Kadın da ümidini yitirmeden beklediği ilk aşkını tanıdı hemen.
Gözlerinin içi güldü, gençleşti. “ Erkan” dedi.
Anında tanınmak hoşuna gitti yaşlı adamın. İsminin hatırlanması, sesteki o coşku da ümitlendirdi. Korkarak, utanarak sorusunu da sordu:
— Kocan var mı?
—Yok dedi Zeynep Kadın. “Bir gün bir yerden çıkıp geleceksin diye
seni bekledim ben hep. Ya sen? Sen evlendin mi?
Sabahtan beri ha yağdı ha yağacak denilen yağmur çiselemeye başladı.
Yaşlı adam ceketini çıkardı Zeynep Kadın’ın başına örttü sonra da hiç konuşmadan küçülen adımlarıyla yürüyerek Atatürk’ün huzuruna çıkıp dualarını ettiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder