5 Ocak 2017 Perşembe

ADAM YERİNE KONMAK

Hep kötü şeyler üst üste gelecek değil ya. Bugün de iyi şeyler üst üste geldi. Halk söylemi ile keyfim gıcır.
Kapı çaldı. Mühsin Edendi içeri girerdi. Misafirlerimi görünce “ sonra geleyim” der gibinden bir hareketle dışarı çıkmak üzere iken müdahale ettim:
— Gel Muhsin Efendi, gel!
Kapının önünde durdu. Boynunu büktü. Belli ki bir şey isteyecekti. Yardımcı olmak istedim. Keyfimin yerinde olduğunu göstermek ve de onu cesaretlendirmek için gülümsedim.
— Buyur Muhsin Edendi. Bir şey mi isteyecektin?
— Şey efendim dedi.” İzniniz olursa bugün biraz erken çıkmak istiyorum.”
İlgilenmiş görünmek için:
— Hayırdır, dedim. “Köyü bir şey yok değil mi?”
— Hediye alacağım da.
— Hayırdır? Ne hediyesi bu?
— Vasfi Bey’in düğünü var ya akşam efendim. Onun için çam sakızı çoban armağanı.
Haberim yoktu. Sordum:
— Bizim Vasfi Bey’in mi?
— Evet efendim. Bu akşam evleniyor ya.
— Vay be. Bu yaştan sonra ha!
İnsanoğlu işte. Bazen boşboğazlık ediyor. .Amacını aşacak bir şey söylüyor. Ben de öyle yaptım.
—Sen de mi gideceksin?
Boynunu büktü.
— İnsan yerine koydu davetiye verdi, dedi. “Gitmesek olmaz şimdi. Eli boş da gidilmez. Parayı ancak denkleştirebildim.
Cevahir” şak şak” adamdır. Ağzının kaytanı yoktur. Zaman zaman işin tadını da kaçırır. Muhsin Efendi odadan çıkınca,
— Ulan sana “ sen adam mısın?” derin de inanmazsın dedi. “Vasfi Bey bile senin adam yerine koymamış.”
İnsanoğlu, günü güne saati saatine havası havasına uymuyor. Başka zaman olsaydı, Cevahir’in bu sözlerine “ haydi be sen de!” der güler geçerdim ama o an o sözler çok gücüme gitti.
Adam yerine konulmamak (!) hem de Vasfi Bey tarafından, bir anda tüm keyfimi kaçırmıştı. Haddizatında kötü bir şey olacağını hissetmiştim. Ne zaman iyi bir şeyler olsa hemen akabinde asap bozucu bir durum ortaya çıkardı.
Ortamda bir an hoş olmayan bir sessizlik oluştu. Bir, iki, yirmi saniye derken telefonuma gelen mesaj var sesi sessizliği bozdu.
Gözlüğümü takıp telefona baktım. Almanya’daki kardeşimden. Yılbaşımı kutluyor. Hazırlanmış güzel bir yılbaşı kutlama metni bu da. Belli ki cep telefonuna yüklemiş, bir düğmeye basınca herkese aynı mesaj. Yasak savma cinsinden.
“Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” sözü mü yoksa “ Al öküzün yanında duran ya huyundan ya tüyünden” sözü mü uygun olur bilmem ama gözüm bir an Cevahir’e kaydı. Gülümsedim. O da aklımdan geçeni anlamaya çalışarak, beklide gayri ihtiyari, gülümsedi.
Misafirlerim gidince telefonumun başına geçip tüm tanıdıklarıma isimleri ya da unvanları ile hitap ederek birer yılbaşı mesajı çekeceğim. Mesajıma cevap vermeyenlere de en kısa zamanda bir görünecek ve de bir fırsatını bulup şöyle diyeceğim:
— Adam yerine koyup mesaj çektim yılbaşında. Cevap bile vermedin Ne iş?
Verecekleri cevaplar çok eğlenceli olacak. Neyse, keyfim biraz yerine geldi. Bir olumsuzluktan bir hayırlı iş daha çıkarttık ya. Onlar hatırlanmanın mutluluğunu yaşayacaklar ben de ben de mesajıma cevap vermeyenlerin soruma verecekleri cevapları bekleyeceğim.