5 Ağustos 2022 Cuma

 

KARDEŞ

 

Uzun süredir konuşmuyorlardı ve de görüşmemişlerdi.

Kucaklaştılar, öpüştüler, birbirlerinin halini hatırını sordular. Mumin, Satılmış’ı  Erkan’ın kahvehanesinde bulmuştu.

Satılmış sordu:

-Pek keyfin yok. Bir şey mi oldu?

Mumin, çayında bir yudum aldı

-Dün dedi. Dün bacını gördüm.

Satılmış meraklandı. Satılmış ile kardeşi Rezzan yıllardır görüşmüyordu. Bu konuşma öylesine bir görüşmeme değildi.

-Dün Rezzan Bacıyı hastanede gördüm.

Satılmış sandalyesini masaya yaklaşırdı.

-Kötü bir şey yok inşallah.?

- Yüzünde gözünde morluklar vardı. Sağ mı desem sol mu desem kolunun biri de alçıdaydı.

Satılmış, yutkundu.

-Kocası mı yapmış?

-Bilmem ki. Konuşmadık .

Mumin:

-Yaa Satılmış dedi, kızı sadist birine verip defterini kapattınız. Satılmış:

-O da  o herif için değil ailesini tüm sülaleyi elinin tersi ile itti Mumin. Beni de evinden kovdu.Ölürsen ölüme gelme dedi bana. Ben de senin ölüne gelmem dedi.Az da olsa konulara vakıfsın sen.

-Cahilliğine ver.

Yaşlı bir adam yanlarından geçerken” Hoş geldin Mumin” dedi. “ Baban nasıl?”

-İyi Durmuş Dayı.

-Selamımı söyle.

-Söylerim.

Mumin ayağa kalktı.Elini uzattı.

-Ben kaçıyorum, dedi. Görüşürüz.

Tokalaştılar.

 Satılmış da Mumin’den sonra ayağa kalktı. Çay paralarını masaya bıraktı.Sonra da kahvehaneden ayrıldı. Bir süre sağda solda dolaştıktan sonra eve gitti. Tam yatacakken gözü duvar saatine takıldı. Yatmaktan vazgeçti. Kalınca giyindi arabasının anahtarını aldı, dışarıya çıktı.  Gece yarısına az bir zaman kala Rezzan’ın yaşadığı beldeye vardı. Rezzan’ın evine gitti, başına gelebilecek her şeyi göze alarak kapıyı çaldı. Bir kez, iki kez, üç kez. Dördüncüyü alacaklıymış gibi çaldı. Tam geri dönecekti ki kapı yavaşça açıldı.

Satılmış teklifsiz içeriye girdi, kapının önünde durdu. Elini beline dayayıp kardeşinin vereceği tepkiyi bekledi. Onu tepeden tırnağa süzdü. Sonra kollarını iki yana açtı.

Ağabeyinin parlayan gözleri ve beden dili Rezzan’ı  biraz rahatlatmıştı. Kollarını açtı “ Abi, hoş geldin” diyerek ona sıkı sıkı sarıldı. Bir süre sonra Satılmış Rezzan’ı kendinden ayırdı:

-Ne bu halin?

-Boş ver abi. Alıştım artık.

- Annemin babamın haberi yok mu bu halinden? Niçin onların yanına gitmedin? Ya da telefon edip anne, baba halim bu demedin mi?

- Onların yüzüne bakacak halim mi var abi?

Rezzan ağlamaya başladı. “ Onların yüzüne bakacak halim mi var abi, dedi. Bulunmaz Bursa kumaşı gibi, ondan başka erkek kalmamış gibi tüm sülaleyi defterden silip yapma etme okulun bitsin sonra ne yaparsan yap demelerine aldırmadan.

Satılmış kardeşinin gözyaşlarını sildi. “ Tamam” dedi.” Olan olmuş.

Eskiyi konuşmanın anlamı yok.

-İçeriye girsene. Korkma kimse yok içeride.

Satılmış güldü. Kardeşinin gözleri içine bakarak tane tane:

-Ben senin üzülmenden korkarım, dedi. “ Haydi, bize gidiyoruz.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder