9 Mayıs 2011 Pazartesi

KELİME HAZİNEMİZİ GELİŞTİRELİM:

Müderris: Medresede, camide öğretmen, ders veren profesör
Medrese: Eski dilde fakülte
Terennüm: Güzel şarkı söyleme
Muhavere: Söyleşme
Talim: Öğretim, alıştırma
Terbiye: Eğitim
Zillet: Aşağılanma, hor görülme
İstiklal: Bağımsızlık
Manda: Birinci Dünya Harbi’nden sonra bazı ülkelerin kendilerini yönetip bağımsızlıklarına erişinceye kadar bazı ülkelere vekillik verme
Yeis: Umutsuzluktan doğan üzüntü, karamsar olma
Ati: Gelecek
Dergâh: Dervişlerin toplandıkları mekân, tekke
Kıyam: Ayağa kalkma, ayakta durma
Üstat: Bir alanda üstün bilgisi olan
Hıncahınç: Ağzına kadar, tıka basa
Kübra: Çok büyük
Ağyar: Başkaları
Müessir: Dokunaklı, etkili
Füsun: Büyü
Öğretim: Tedrisat, belli bir amaca göre bilgi verme işi
Eğitim: İnsanlara, önceden saptanmış amaçlara göre bilgi vererek davranışlarında değişim yaratma çabası
İsmet: Dürüstlük, temizlik
Fecir: Güneş doğmadan önceki karanlık
Grup: Küme
Gurup: Batış, gök cisimlerinin ufkun altına inmesi
Ufuk: Gök ile yerin birleşir gibi göründüğü yer
Cuk oturmak: Söylenen bir sözün, yapılan bir davranışın amacına uygun tam yerinde olması
Artı güç: Sinerji, bir işi yapmak ve başarmak için duyulan istek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder