NO
ŞARKI BU TÜRKÜ
İnsanoğlu
değişik bir varlık. Bir bakıyorsun bir insandan bir anda soğuyabiliyor ya da
birine bir anda bir insana kanı kaynayabiliyor onu çok sevebiliyor. Bu hadise
onun ondan soğuduğu dakikalar.
Geçen
günkü televizyon programının sunucusu pek çok kişinin idolüdür. Kendisini seven
çoktur. Programa katılan Türk Halk Müziği sanatçısını da öyle. Türkülerimizi
ondan dinlerken, kâh duygulanır kâh ağlar kâh oynar pek çok insan.
İnsanoğlu
her zaman sürçülisan edebilir de bu bir olur, iki olur üç olunca işin tadı kaçmaya başlar.
-Şimdi
de sanatçımızdan güzel bir şarkı dinleyeceğiz anonsunun akabinde sanatçımızdan
buram buram Türkiye kokan bir türkü dinledi seyirciler, kulaklarının pası gitti.
Biraz
hasbıhalden sonra bu karizmatik ve ünlü sunucu şöyle dedi:
-Sanatçımızdan
bir şarkı daha alalım.
Sanatçıdan şarkı alınmaz. Sanatçı söyler. İcra
eder. Haydi, bunu geçtik diyelim, bu ünlü sunucu bu sanatçının şarkı değil
türkü söylediğini bilmiyor muydu acaba? Bilmemesi olanaksız öyleyse bu neydi
böyle? Bunu nasıl adlandırılmalıydı? Laubalilik mi, ciddiyetsizlik mi, cahillik
mi?
Sanatçının
türküsü bitince sunucunun suali şöyle oldu:
-Bu
dinlediğimiz şarkı kime ait? Elbette ben biliyorum da bir de sizden alalım.
Sanatçının
“ türkü” kelimesini vurgulayarak “Bu
türkümüz Pir Sultan Abdal’a aittir “diyeceğini tahmin etti oradakiler ama öyle
olmadı, sanatçı “ Pir Sultan Abdal’ın efendim” demekle yetindi maalesef. ( İçinden bir şeyler
de söylemiş olabilir)
Not:
Sunucu bu arada aptal ile Abdalın anlamını karıştırdı bununla ilgili bir söz
söyledi, burada bahsetmek olmaz.
Ve
programın sonuna doğru” Âşık Veysel’in Uzun İnce Bir Yoldayım “ şarkısını benim
için söyler misiniz?” ricasında bulununca orada bulunan, müzikle uzaktan
yakından alakası olmayan kişiler bile “ pes yani” demekten kendini alamadı
Bu kadar ünlü bir sunucunun şarkı ile türkü
ayırımını yapamaması çok şaşırtıcı idi. Şimdi diyeceksiniz ki ha şarkı ha türkü
bunda ne var?
Kimine
göre bir şey fark etmeyebilir elbette de buram buram Anadolu kokan, çoğunun bir
oluşum öyküsü bulunan Türk kelimesinden türetilen bağlama ile çalınıp söylenen
türkülere Türkiye’de yaşayan birinin hele hele böyle ünlü bir sunucunun şarkı deyip
durması orada bulunan pek çok kişiyi üzdü, onları ondan soğuttu.
Bundan
yıllar evvel yapılan bir müzik yarışmasında yabancı bir yarışmacı güzel bir
türkü söylemişti. Jürideki bir sanatçı da bu türküye şarkı deyince o, bu jüri üyesine
dönerek şöyle bir cevap vermişti:
-No
şarkı. Bu türkü. Sen bilmiyo bunu?
Keşke,
o güzel türkülere şarkı deyip duran bu sunucuya o sanatçı yabancı yarışmacının
verdiği cevabı vererek ona “ benim icra ettiğim
eserler şarkı değil türkü denir efendim “ diyebilseydi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder