23 Mart 2017 Perşembe

DİŞLERİNİ GÖSTER BANA

Defalarca, haddin değil ama dedi, ezile büzüle özürler diledi Hizmetli Mualla.
— Oğlum dedi. “İyi yetişmişsin gençsin pırıl pırılsın. İnsansın da, niye böyle yapıyorsun? Biraz da kendini düşün guzum.”
Genç adam güler yüzü ile sordu:
— Ne yapıyorum Mualla Teyze? Bir kusur mu eyledik?
—Yedi buçukta işe geliyon. Yazık sana
—Sekizde mesai başlıyor. Biraz erken gelmek gerek.
—Guzum, sen geldiğinden beri işler kötüye gitmeye başladı. Üretim azaldı, çalışanlar gevşedi. Yarın bürgün govarlar seni.
Genç yönetici olanların farkındaydı. Ayağa kalktı. Başını sallayarak,
— Yani dedi ve de ekledi “ Yani de niye böyle olduğunu ben de anlayamadım.”
— Ben şöyleyim mi kusura galmazsan?
Genç adam Mualla Hanım’ın yaşam deneyiminden istifade etmek istiyordu. Oturması için yer gösterdi. Oturmak istemedi Mualla Hanım:
— Geldin, arkadaşlar dedin, şehir büyük hepiniz bir yerlerden geliyorsunuz trafik malum dedin. Genç kaldığınız zaman lütfen o kelimeyi ben deyemiyor ama sen anla
Genç yönetici anladı:
— Kendinizi geç kaldım diye strese sokmayın dedim. Beş on dakika geç kalmakla bu iş yerinde kıyamet kopmaz dedim. Mesai sekizde başlıyor ama ben buçuğa kadar size ima yollu bile olsa neredeydiniz demem dedim Söylediğim kötü bir şey miydi?
— Değildi emme guzum. Bizim insanımızı bilmez misin? Bunlar bunu bundan böyle sekiz buçukta gelin anladı.
— Ama ben öyle bir şey demedim ki. Dedim mi?
— Guzun sen daha iyi bilirsin emme Mevlana derki “ Sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.”
— Klasik yönetici tipi ile saat tam sekizde herkes iş yerinde olacak. Şu bu diyerek mazeretle gelmeyin diye kükremeliydim?
— Biz bundan anlıyoruz guzum. Sana akıl vermek haddimi aşar emme. Mevlana, “ Dün dünde kaldı artık yeni şeyler yapmak lazım, der.
Genç yönetici heyecanlandı:
— Ha işte Mualla Teyze! Ben de bunun için bunu yapıyorum. Yapılması gerekenler azar işitme, uyarı aşma, ceza yeme endişesi ile yapılmamalı diyorum.
Mualla Hanım, artık yeni şeyler yapmak lazım derken başka bir şeyi kastetmişti. Dişlerini bir göster demek istemişti. Genç yönetici onu anlamayınca, onu destekler mahiyette konuştu:
— Ben de yıllardan beri senin dediğin gibi diyorum.
— Eee işte. Hem fikiriz. Göreceksin bir süre sonra…
Telefon çaldı. Genç yönetici bir iki dakika “ efendim” li konuştu. Konuşma bitimince de ahizeyi yerine koyarken Mualla Hanım’a döndü.
—Müdür Bey arıyor dedi. “Yanına çağırıyor.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder