9 Aralık 2012 Pazar


KARPUZCU HÜSNÜ’NÜN KARISI
12.BÖLÜM



Birden araba durdu.

- Ne oluyor? Dedim.

- Verdiğiniz adres burası, dedi Şoför.

Hakikaten de öyleydi. Ne kadar daldıysam.

Taksimetrenin yazdığı ücreti ödedim. İnerken, tüm kızgınlığıma rağmen:

- İyi geceler, dedim.

Kapıyı yavaşca örtüm. Birkaç metre uzaklaşmıştım ki adam kapıyı açmış sesleniyor.

- Karpuz sergin tarafta. Yolum düşerse…

Daha fazla tahammül edilir mi:?

- Cehennemin dibinde dedim.

Neden bilmem, yani, duydu da tepkimi mazur mu gördü, yoksa duymadı da nasıl olsa bir şey söylemiştir ne şiş yansın ne kebap cinsinden bir şey mi söyleyeyim dedi.

- Canın sağ olsun.

Karşılık vermedim ama gayri ihtiyari eyvallah gibisinde el salladım.

Baldızın ışığı yanıyordu. Beni bekliyordu belli. Adımlarımı hjızlandırdım, kapıya vardım, dış kapının girişinden, daire ziline dokundum. Bekledim. Açılmadı. Bir kez daha dokundum, gene açılmadı. Yanlış bir zile basmış olabilirim paniğini yaşadım bir an. Bu saatte tanımadığın birinin ziline basmak, Allah korusun.

İyice yanaşarak kontrol ettim, yanlışlık yoktu. 22 numaralı dairenin ziline basıyordum. Bir kez daha bastım, bir kez daha bastım, uzun uzun bastım. Daire zili mi bozuktu acaba?

Şans işte, hemen ilerimde bir taksi durdu. Genç bir bayan indi. Benden tarafa geldi.

- İyi geceler, dedi.

Koskoca site. Kim kimi tanır.

- Anahtarı almayı unutmuşum da çıkarken dedim. Evdekilerde uyuyakaldı herhalde.

Gözleri ile şöyle bir süzdü beni. Kılık kıyafetim düzgünceydi.

Olur böyle şeyler der gibisinden başını salladı, kapıyı açtı.

- Teşekkür ederim, dedim.

Asansörün kapısını da açacaktım ama belki rahatsız olur düşüncesi ile, merdivenlere yöneldim. İkişer ikişer basamakları atladım. Nefes nefese baldızın dairesinin kapısının önüne vardım. Zile bastım. Zil çalıyordu. Zil çalıyordu da açan maçan yok. Kapıyı tıklattım. İçerde de kim olduğumdan emin olmadığı için kapıyı açmakta tereddüt mü gösteriyor acaba diye düşünerek, ağzımı kapıya yanaştırdım:

- Benim baldız, dedim. Enişten Hüsnü.

Karşılık yok. Bir daha bastım zile, bir daha

Dedim ya, baldız biraz değişik bir kız. Muhtemelen fikrini değiştirdi, ya da fikrini değiştirecek bir şey oldu. Kapıyı açmamaya karar verdi. La havle çekerek aşağı indim. Dış kapıyı yavaşça kapattım, iyice örtülüp kilitlenmemsi içinde kendimce bildiğim bir yöntemi uyguladım.

“ Ya başına bir şey gelmişse.”

Aklıma gelen bu düşünce bir anda beni buz gibi terletti.

Ya başına bir şey geldiyse, şu anda acil olarak yardıma gereksinimi varsa...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder